Türkiye, 16 Nisan 2017 günü, Cumhuriyet tarihi için milat sayılabilecek olan bir referandumu geride bıraktı. Yapılan halkoylaması, 1982 Anayasası’nda 18 maddelik bir değişimle alakalıydı. Bu değişiklik, parlamenter yürütme sistemi yerine başkanlık sistemini öngören bir sistem değişikliğini kapsıyordu. Nihayet, referandum yapıldı ve değişikliği onaylayan Evet tercihi %51.4 puanla galip çıktı.

Sine-i millet tartışması, Böke’nin açıklamaları üzerine bir basın mensubunun yöneltiği soru üzerine başlamıştı.
Referandumla birlikte meşruiyet tartışmaları da başladı. YSK’nın vatandaşın siyasal tercihini sonuçlara yansıtmak adına, sandık kurulu tarafından sehven mühür vurulmamış oyların da geçerli olacağı kararını alması, Hayır kanadında itirazlara sebep olmuş, bu oyların geçersiz sayılması gerektiği iddia edilmiş ve YSK’ya seçimin iptaline dair itirazda bulunulmuştur.
Hayır kanadının en önemli temsilcisi CHP, referandumla alakalı MYK toplantısından sonra Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke ile bir açıklama yaptı. Böke’nin, referandum sonucunu tanımadıklarını, seçimin şaibeli olduğunu ve bununla mücadele etmek için bütün demokratik haklarını kullanacaklarını söylemesi üzerine basın mensubunun; “Her türlü meşru demokratik hakkı kullanacağınızı söylediniz. Sine-i millet bu seçenekler arasında mı?” şeklindeki sorusu, bizim yazımızın asıl konusunu teşkil edecek olan ‘sine-i millet‘ tartışmasının fitilini ateşlemiş oldu. Böke’nin bu soruya cevabını ve sonrasındaki gelişmeleri haber sitelerinden takip edebilirsiniz…
Sine-i millet ne demek?
Gelelim bizi asıl ilgilendiren şey olan, sine-i millet tamlamasına. Sine-i millet, siyaset literatüründe meclisten çekilip, halkın içine inmek; yani bir anlamda siyaseti sokağın içine taşımak anlamına geliyor. Tabii bu terkip bazıları için politik yolları bırakıp ayaklanmaya çalışmak gibi olumsuz anlamlar da taşıyor.
Sine-i millet terkibini ayırdığımızda elimizde sine ve millet kelimeleri kalıyor. Millet kelimesi, etimolojik, sosyolojik, antropolojik, siyasetbilim ve birçok bilim dalı tarafından ayrı ayrı ele alınmış bir kelime. Ancak, genel olarak bir ülke sınırları içerisinde yaşayan halk ya da toplum anlamına geldiğini hepimiz biliyoruz.
Sine ise, kalp, göğüs, sadır anlamına gelmekte ve Farsça bir kökene sahip. Türkçe’de de bilinen, daha çok türkülerde kullanılan bir kelime. ‘Vur sineme öldür beni‘ türküsü, oldukça bilinen bir türküdür mesela. 🙂
Bu bilgilerle birlikte baktığımızda sine-i millet terkibi, milletin/halkın göğsü, içi, ortası gibi anlamlara geldiği kolayca anlaşılacaktır…
Abdullah Yargı