Geschwätz hat den einzigen Vorteil, unschuldig zu sein.
Gevezeliğin tek güzel tarafı masum olmasıdır.
Friedrich Hegel
1
Hayatımda tanıdığım en cahil insanlardan biridir Mustafa İslamoğlu. Cehalet derken İslami terminolojide kullanıldığı anlamda değil, nitekim kimsenin iman bekçisi değilim, sokaktaki düz insanın anladığı anlamda. Kültürsüz ve bilgisiz. İskarpin ayakabı içine beyaz tenis çorabı giyen cinsten. Çok bilinen bir cümlesi var, dillerden dillere dolaşıyor:
İmanın iktidar olmadığı bir yürekte şeytan ihtilal yapar ve iktidarını kurar.
1- Bir yürek var ve bu yürekte İman iktidar değil.
2- Böyle bir yürekte şeytan ihtilal yapar ve iktidarını kurar.
İslamoğlu’un söylediği bu.
Bakalım:
1-Bir yürek var.
2-Bu yürekte iman iktidarda değil.
3-İmanın iktidar olmadığı yürekte İslam anlayışına göre şeytan iktidardadır.
4-Dolayısıyla iktidarda olduğu yürekte şeytan kime karşı ihtilal yapacak?
5-Zaten iktidarda olduğu bir yürekte neden tekrar iktidar kuracak?
2
Dün akşam Face’te dolaşırken Ali Nesin’in Akit TV’ye çıktığını öğrendim. Bakayım derken daha önce Dücane Cündioğlu’yla yaptığı konuşmaya rastladım. Haliyle, oturup da Cündioğlu’nu dinleyecek halim yok, fakat Ali Nesin’in ne diyeceğini merak ettim ve hızlıca oynatarak Cündioğlu’nu geçtim ve Nesin’i dinledim. Nesin’in babası tanınan bir şahsiyet. Kendisi de. Ben kendilerini, ailece, son derece antipatik buluyorum. Fakat konu bu değil. Şöyle bir konuşmayı not ettim:
Cündioğlu: Oradaki doğruyduki yerine kesindiki …
Nesin: Ona gelicem …
Sunucu: Yani a priori oluşundan belki de bahsedeceğiz ama …
Bu noktadan sonra reklama girdi program. Aklıma öğrencilik yıllarım geldi. İlk Immanuel Kant dersinde öğretmenimiz Prof. Georg Scherer 5. sömestre kadar a priori ya da a posteriori kavramlarını duymayacağım ağızınızdan demişti. Oysa hanımefendi o kadar rahat kullanıyordu ki a priori kavramını, ben dahi o kadar rahat kullanamam. Neyse. Reklamdan sonra konuşma şöyle devam etti:
Nesin: Matematik kendi doğrusunu kendisi tanımlar, dolayısıyla doğru kelimesi çok doğru kullanılmıştır orada…
Matematikte ne yapıyorsunuz dedim …
İspat yapıyoruz dedi …
Ne demek istiyorsunuz dedim …
Neyin niçin doğru olduğunu anlıyoruz dedi …
Ben bir şaşırdım …
Neyin niçin doğru olduğunu anlamak, yani bu Allah olmak gibi bir şey yani …
Bir yıl sonra …
Neyin doğru olduğunu anlıyoruz da, niçin doğru olduğunu anlamıyoruz …
Cündioğlu: Harika yaa …
Bu noktada kapattım yayını. Sonra düşündüm, İslamoğlu mu, Nesin mi? Hangisi daha masum? Cündioğlu zaten.
Mustafa KÜÇÜKHÜSEYİN