Swap, İngilizce kökenli bir kelime olup ‘değiş tokuş, takas, değişim‘ gibi anlamlar içermektedir. Swap, kurlardaki özellikle son dönemlerde görülen hareketlilik neticesinde Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun swap işlemlerine sınırlama getirmesi ile gündeme geldi.
Kurlarda görülen bu yüksek volatilite, yüksek riskleri de beraberinde getirmektedir. Dalgalanma, oynaklık gibi anlamlara gelen volatilite bağlamında, finansal piyasalardaki yüksek volatiliteye sahip olan finansal araçların risk düzeyini yüksek; düşük volatiliteye sahip olan finansal araçların risk düzeyini düşük olarak yorumlayabiliriz.
Finansal piyasalardaki belirsiz konjonktür, piyasalara yeniden güven aşılanması ve tedbirler alınması saikiyle devlet otoriteleri tarafından swap işlemlerinin sınırlanarak bir takım önlemler alınmasını gerektirmiştir. BDDK, ‘işlem tarafları TL-döviz olan swap işlemlerinde işlemin başlangıç tarihinde vadeli döviz işlemleri ve spot işlemler dahil olmak üzere işlemler toplamı bankaların en son hesaplanan yasal özkaynaklarının %50’sini geçemeyecektir‘ diyerek swap işlemlerine getirmiş olduğu sınırlama ile kurdaki dalgalanmalardan doğan olası kur risklerini minimize etmeye çalışmaktadır.
Swap yöntemi ilk kez 1923 yılında Avusturya Merkez Bankası tarafından İngiliz Sterlini karşısında ulusal parasının satılıp vadeli olarak geri satın alınması ile gerçekleştirilmiştir. Başlangıçta bankalarüstü statüsü ile Merkez Bankalarının görev ve işlem yetkisinde yapılmakta olan swap işlemler, daha sonra diğer ticari bankalar ve finans kuruluşlarının sıklıkla tercih ettikleri bir yöntem haline gelmiştir.
Ülkemizde uluslararası düzeyde yabancı bankalar tarafından 1980’li yılların başında başlanan swap işlemleri; ulusal düzeyde ise ilk kez 16 Temmuz 1985 yılında T.C. Merkez Bankası ile ticari bankalar arasında gerçekleşmiştir.
Dünya Bankası ile IBM arasında 1982 tarihinde gerçekleşen swap işlemi, işlemin yaygınlaşmasına destek olmuştur. 1987 yılında Uluslararası Swap Aracıları Birliğinin (ISDA) kurulmasıyla swap işlemleri standart hale getirilerek kullanılmaya devam edilmiştir. Özellikle faiz ve para swaplarının kullanım alanları oldukça yaygın olup fon yaratımının yanı sıra fon maliyetlerinde de ciddi düşüşe sebep olmaktadır.
Faiz swapını para swapından ayıran en önemli özellik ise faiz swapında anaparanın başlangıçta ve vade sonunda aynı kalmasıdır. Faiz swapında yalnızca faizler değişkenlik göstermekte olup risk yalnızca faiz geri ödemelerinde söz konusu olmaktadır.
Faydalı olması temennisiyle…
Emre KAYAALP
Ekonomi alanında aydınlatıcı bir yazı olmuş.