Bireysel özgürlük üzerine kurulmuş siyasî felsefe ve dünya görüşü olan Liberalizm, ilk ortaya çıktığı yıllarda bireysel özgürlüğü ve hakları ön planda tutarken sonraki yıllarda ise farklı türlerde bölünmeler yaşamış bir düşünce akımıdır. Bireylerin eşitlik ilkelerine de vurgu yapılmaya başlanmıştır. Liberalizm, bireysel özgürlük ve eşitlik hakkı arasında dengeyi sağlamayı amaçlar. Liberalizm görüşünü savunan geniş bir kitle mevcuttur. Temel ilkeleri arasında ifade özgürlüğü, inanç özgürlüğü, basın özgürlüğü, sivil ve sosyal haklar, seküler devlet, çoğulcu demokrasi, serbest ticaret yapma ve özel mülkiyet hakkı…
18. yüzyılı aydınlanma çağındaki bazı filozof ve iktisatçı arasında yayılmaya başlamıştır. İlk defa o dönem siyasi bir hareket olmaya başlar. O dönem Liberalizm düşüncesi ve ideolojisi, kalıtsal ayrıcalık, devlet dini ve mutlak monarşi ile kralların ilahi haklara sahip olmasına karşı çıkmaktaydı.
Liberalizm Doğuşuyla Bütünsel Kökeni
Birçok düşünce akımında olduğu gibi (Avrupa kaynaklarının belirttiği üzere) Liberalizm görüşü de ilk olarak İlk Çağ döneminde Eski Yunan’da siyasi ve iktisadi düşünce olarak görülmüştür. M.Ö. 5. Yüzyılda yaşayan sofistlerin düşünce sistemlerine dayanan izlere sahiptir. Bu çağ düşünürleri eserlerinde ve görüşlerinde sonraki düşünürleri etkilemiş, Liberal ideolojinin doğuşunda kaynak oluşturmuştur. İlk örnek olarak ise Aristoteles’e ait “Politika” adlı eser, bu hususa ilişkilendirilir.
Hıristiyan ve İslam toplumlarında da Orta Çağ döneminde Liberal düşünürlere rastlamak mümkündür. Saint Thomas d’Aquino, Hıristiyan dünyasında ilk defa iktidarın sınırlandırılması ile özgürlüğün korunması hususuna değinen fikirlerde bulunmuştur. O dönem yaygın olan “Bütün iktidar Tanrı’dan gelir”. Sözüne karşılık, “Bütün iktidar Tanrı’dan gelir, ancak halkın aracılığıyla kullanılır.” Görüş ve sözünü savunmuştur. İslam camiasında ise Liberal düşünür olarak Liberalizmin ilk habercilerinin başından İbn-I Haldun gelmektedir. “Mukaddime” adlı eserinde ise Liberalizmin bazı temel ilkelere rastlamak mümkündür.
Liberalizm Etimolojisi ve Kullanımı
Birçok felsefî ve siyasî akım – düşünce adında olduğu gibi Liberal sözcüğünde de köken Latinceye dayanmaktadır. Latince “Liberal” sözcüğünün Türkçe karşılığı “Özgürlük” demektir. İlk dönmeler Liberal sözcüğü İngilizce kaynaklı olarak yabancı politikaları belirtmek, ifade etmek maksadıyla kötüleyici ve suç aksettirici olarak kullanım görmüştür. Takip eden yıllarda ise İspanyollar, “Liberal” sözcüğünü sıfat olarak İngiltere kaynaklı politikaları nitelendirmek için kullanmıştır. Sonraki yıllarda ise siyaset kavramları arasına iyice yerleşmiş, fikir özgürlüğü, ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü, serbest ticaret gibi savunmacı yaklaşımlarla “bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” deyimlerinin yerini almıştır. Günümüze yakın zamanlarda ise oldukça fazla esneklik kazandığı görülmüştür.
Liberalizmde Önemli Vakalar
Liberalizmin önemli vakaları şunlardır;
- Rönesans Hareketi,
- Amerikan Devrimi,
- Fransız Devrimi,
Liberalizmin Temel Felsefesi
- Özgürlük,
- Bireycilik,
- Hoşgörü,
- Özerklik,
- Çoğulculuk – Tarafsızlık,
- Öz-Sahiplik / Öz Mülkiyet,
Klasik Liberalizm: Sivil özgürlüğü, politik bağımsızlığı ve hukuk egemenliğini vurgulayan demokrasiyi savunur. Ekonomik özgürlüğün vurgulandığı Liberalizm koludur.
Modern Liberalizm (Sosyal Liberalizm): Diğer bir adlandırması da reform liberalizmidir. Bireysel özgürlük ve sosyal adalet arasında dengeli bir politik ilişki kurmayı amaçlayan liberalizm koludur.
Mevlüt Baki TAPAN