Ne büyük aşklar koştu tarih yolunda
Kağıtlara, ağıtlara, kalplere kazındı hikayeler.
Bunlardan birisiydi, Mehmet ile Ayşe’ninki.
Tıbbiye talebesi olan Mehmet’i,
Fatih’te yazmıştı kader defterine Yaratan.
Dünyanın gülerken arkadan iş çevirmesine rağmen
Kesmemiş umudunu beşerin iyisinden.

Bir de yağmurlara bayılırmış.
Kalpteki cehennem rüzgarlarına rahmet indiren,
Yağmasına dualar edilen bu yağmurun,
Gariplerin göz pınarlarından kaynadığına inanırdı, Mehmet.
Hayallerindeyse eksik ama iyiliklerin kuşattığı bir dünya
Tıbbiye ise sadece dünyalık bir meşgaleydi.

Ayşe ise bilinmezliklerin zirvesinde
Sadece gülümsemesi, çehresi ve birkaç kelamıyla
Gök taşı gibi düştü iyilik dolu Mehmet’in hayaline.
Yemyeşil ovaları dolduran papatyalar
Gelinlik edasıyla kapladı Mehmet’i.
Ölüler dirilse dolmayacak eksikler, onunla doldu.
Zordu hayali,bu yolda, tek nefeslik durağı onunla buldu.

Bir salı günü Papatya Sokağı’ndan inen Ayşe’nin bakışları
Tarihi aşklar listesine paraf atıyordu.
Tam 78 kez daha iki gözün yangınları Fatih’e yayılacak,
63 kez yüzler gamze açacaktı.
Bir salı günü Mehmet Ayşe’ye söz verecek,
Ve verdiği sözlerde ilk defa zorluk çekecekti.
Verilen bu söz dünyaya ulaşmadan
Dünya, gemilerini ÇANAKKALE’ye yanaştıracaktı.

Ne yazık ki yıl 1915 ve
Dünya millete dar gelmiş, Anadolu’yu masumlarla ateşe atmış
Yeryüzü kanın kokusunu silen yağmurlara hasret bırakılmış.

Derken ilk askerlerimiz gitti, yetmedi,
Otuzlular, kırklılar gitti, yetmedi,
Bir salı sabahı, daha yok mu dendi.
Adı güzel Muhammed için verilmişti, adı Mehmet’in.
Abisi Yemen’de, babası Balkan’da şehit düşmüşken,
Mehmet nasıl uyur memleketi düşünmeden?

O da hazırlandı, anasını Allah’a emanet edip
Son kez görmek için onu Papatya Sokağı’na gitti
Giderken soluduğu hava içinden çıkmadı,
Kaldırımlar hendek oldu yolunu kesti, yılmadı.
Fakat yüzünü kaldırıp bakamadı o hüzünlü gözlere.
Sadece git diyebildi, Ayşe.
Onlarca duyguyu barındıran bir sedayla, git diyebildi.

Savaşın çetinliğini anlatmak yakışmaz savaşı yaşamayana,
Sadece Mehmet’in akıbeti önemliydi, vatan kadar olmasa da.
Mehmet yar olamadı Dünya’ya, yar olmadı Ayşe’ye dünyada,
Hayal oldu, Ayşe’yi beklemeye koyuldu uzak diyarlarda.
ÇANAKKALE ise döndü 250 bin Mehmetin mezarlığına.

Ayşe’nin akıbeti ne oldu
Belki de beklerken aşka şehid gitti.
Savaşın şehidi Mehmetler olurken
Aşkın şehidi Ayşeler olmuş.
Tüm bunlara Şahid biri varken
Aşkları cennet sokağında can bulmuş.

Said Ahmet MUTLU