Son dönemlerde özellikle haber takibinde mülteci kelimesi çok sık bir şekilde insanların karşısına çıkmaktadır. İnsanlar farklı sebeplerle doğduğu ve yaşadığı toprakları bırakmak zorunda olabilir. Genel olarak mülteci göçü nedir derseniz;

  • Savaş
  • Terör
  • Fakirlik
  • Kuraklık
  • Coğrafi dezavantajlar

Sebebi ile ülkesini terk eden insanların yapmış olduğu göç ilk akla gelen durumdur. Dini, ırkı, milliyeti ve sosyal sınıf farkı sebebi ile zarara uğrayacağını düşünen ve başka ülkelere sığınmak zorunda insanlar mülteci sınıfına girer. Ortadoğu bölgesinde yıllardan beri çok önemli jeopolitik sorunlar vardır. Biraz daha güneydoğuda Afganistan gibi ülkelerde son dönemde mülteci olan insan sayısı artmıştır.

>> Mülteci Sığınmacı Nedir?
>> Mülteciler ve Zorunlu Göç Mücadelesi

Mülteci Sığınmacı Nedir?

Savaş ve terörün yoğun olduğu bölgelerde insanlar hayatını garantiye almak ister. Jeopolitik konuma baktığınızda bu göçlerin doğudan batıya doğru yaşandığını görürsünüz. Aslında güneyden kuzeye şeklinde de değerlendirme yapmak mümkündür. Ukrayna ve Rusya arasında yaşanan savaş bu konuda önemli bir örneği ortaya koymuştur.

Mülteci sığınmacı nedir dediğinizde Ukraynalı göçmenler bu konuda önemli bir örnek olacaktır. Burada yapılan mülteci göçü Ukrayna’dan Avrupa’ya gerçekleşmektedir. İslam coğrafyasından göç ve mülteci almak istemeyen Avrupa Ukrayna halkına daha sıcak bakmaktadır. Irklar arasındaki yakınlık ve aynı dini inancı taşımak burada mülteciler için daha avantajlı bir sonucun ortaya çıkmasına neden olmuştur. Konaklama ve diğer ihtiyaçlar ortaya çıkarken mülteci kabul eden ülkenin bu konudaki yaklaşımı önemlidir.

Dini, ırkı, milliyeti ve sosyal sınıf farkı sebebi ile zarara uğrayacağını düşünen ve başka ülkelere sığınmak zorunda insanlar mülteci sınıfına girer.

Mülteciler ve Zorunlu Göç Mücadelesi

Mülteci göçü sırasında çoğu zaman zorlu bir yolculuk söz konusudur. Karasal sınırlarda duvar, dikenli tel ve güvenlik ekibinden oluşan unsurlar mültecilerin geçişini önler. Bu zorlukları aşmak için insanlar hayatını bile ortaya koymuştur. Özellikle deniz aşırı ülkelere yapılan yolculuklarda bunun acı sonuçları görülmüştür.

Akdeniz’de her yıl 3 bin ila 5 bin arasında mülteci boğulmuş ya da kaybolmuştur. Fotoğraf karesine yansıyan küçük çocuk cesetleri, insanlığın bu imtihanı veremediğinin en büyük kanıtıdır. Ekmeğini paylaşmak istemeyen ve duygudaşlık kapılarını kapatan insan sayısı ne yazık ki fazlalıktadır. Bu gelişmiş ülkelerin bazıları mülteci göçünün sebepleri arasındadır. Yıllarca Afrika ve Ortadoğu ülkeleri sömürülmüş ve Batı ülkeleri başka ülkelerin hakkını gasp edip şimdi ise mültecilere sırt çevirmiştir.

Mevlüt Baki TAPAN