Çek, günümüz ticari hayatında yüksek likidite kabiliyeti ile nakit gibi işlem gören, diğer kambiyo senetlerine nazaran daha çok talep edilen ve daha çok güven duyulan bir ödeme aracıdır.
Çeklerde muhatap kurumun bankalar olması hem bankacılık sistemi açısından hem de çekin diğer zorunlu unsurları açısından büyük öneme sahiptir. Çek, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 780-843. maddeleri arasında ve 5941 sayılı Çek yasasında düzenlenmiştir.
Çeklerin ayrıca birden fazla ticari ilişkiye aracılık edebilmesi ve finanse etmesi özelliği ile alacaklı olan kişi ve işletmelerin asgari seviyede mağduriyet yaşamaları için kanun koyucu tarafından şekli unsurlarında pek çok önlem alınmaktadır.
Karekod uygulaması bu anlamda önemli bir değişiklik olarak sayılabilir. 15/07/2016 tarihli Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amaciyla Bazi kanunlarda Değişiklik Yapılmasına dair Kanun hükmüne göre karekod uygulamasi 01.01.2017 tarihinden itibaren kanunen zorunlu hale getirilmiştir. Karekod sayesinde kesidecinin Çek ödeme gecmisi ve Çek yaprağının geçerliliğine iliskin detay bilgiler elde edilebilmektedir.
Karekod, “6102 sayılı kanunun 780. Maddesinin birinci fıkrası uyarınca çekin unsurlarından olan ve Çek üzerine kare veya dikdörtgen olarak basılabilen, ISO/IEC 16022 İnternational Symbology Specification-Data Matrix ECC 200 versiyonunu esas alan, 6102 sayılı kanunun 780.maddesinin ikinci fıkrasında ve bu tebliğde sayılan diğer bilgilere erişilmesine ve bunların raporlanmasına olanak sağlayan iki boyutlu barkod” olarak ifade edilmektedir.
Karekodlu çekler, sahte, kayıp ve çalıntı ceklerin tespitine yardımcı olurken keşideci kişi ya da işletmelerin kredibilitesini, çek durum geçmişini ve ödeme performansıni raporlayarak Kredi Kayıt Bürosuna ve dolayisiyla finansal sisteme veri akışı sağlar.
Faydalı olması temennisiyle..