Değerli Dostlar,

Konumuzun detaylarına değinmeden evvel ülkemizde halihazırda yürürlükte olan 1982 Anayasasına göre Siyasi Otorite hangi durumlarda olağanüstü hale, hangi durumlarda sıkıyönetime karar vermektedir kısa bir girizgah yaparak bugünkü yazımızı dilimiz döndüğünce icra edelim.

Anayasamıza göre olağanüstü yönetim usulleri  119.  ve 120. Maddelerinde düzenlenmiştir.

-119. maddesine göre ülkemizde yaşanacak ağır ekonomik bunalım halleri, salgın hastalıklar, doğal afet gibi hallerde Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, yurdun belirli bir kesiminde ya da yurdun tamamında süresi 6 ayı geçmemek üzere olağanüstü hal ilan edebilir.

-120. Maddesine göre anayasal düzeni, hür demokrasinin gereklerini, ilke ve kuralların ihlali, kamu düzenini bozan ve bozmaya yönelik her türlü şiddet hareketinin olması, temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik ciddi emarelerin olması halinde Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, Milli Güvenlik Kurulunun da görüşünü alınarak (MGK’nın bu konudaki iradesi “istişari” nitelikte olup alınacak kararı bağlamaz.) sonra yurdun belirli bir bölgesinde ya da yurdun tamamında süresi 6 ayı geçmemek üzere olağanüstü hal ilan edilebilir.

15 Temmuzda yaşanılan olaylar neticesinde 20 Temmuz 20116 Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulunun 3 ay süre ile tüm yurtta  ilan ettiği OHAL kararının Anayasal zemini işte az evvel bahsini ettiğim Anayasanın 120. Maddesidir.

-119. Ve 120. Maddeye göre alınan OHAL kararı resmi gazetede yayımlandıktan sonra ivedi şekilde TBMM Genel Kuruluna onaya sunulur. TBMM’ye sunulmayan OHAL kararı yok hükmündedir. OHAL, TBMM tarafından görüşülmemiş olsa bile yürürlüktedir ancak TBMM Kararı onamazsa OHAL ortadan kalkar. TBMM tatilde ise derhal toplantıya çağrılır. TBMM dilerse olağanüstü hal süresini değiştirebilir, kaldırabilir hatta Bakanlar Kurulunun istemi üzerine süresi her defasında dört (4) ayı geçmemek üzere uzatabilir. Ayrıca TBMM’nin onayına sunulan OHAL Kararı ret ya da kabul işlemini bir parlamento kararı ile yapacağından Yargısal Denetimi de mümkün değildir.

"Olağanüstü hal ilanı gerektiren hallerden daha vahim şiddet hareketlerinin yaşanması veya savaşı gerektirecek bir başkaldırının olması durumunda sıkıyönetim ilan edilir."

“Olağanüstü hal ilanı gerektiren hallerden daha vahim şiddet hareketlerinin yaşanması veya savaşı gerektirecek bir başkaldırının olması durumunda sıkıyönetim ilan edilir.”

-OHAL süresince Cumhurbaşkanlığı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu gerekli gördüğü konularda kanun hükmünde kararname çıkarabilir.

-Ayrıca OHAL kapsamında vatandaşlara para, mal ve çalışma yükümlülükleri getirilebileceği gibi Anayasamızın 15.maddesine atıfta bulunularak temel hak ve hürriyetlerin de sınırlanabileceği ya da durdurulabileceği belirtilmiştir. Normal anayasal düzende yapılacak bir sınırlama ancak yasal düzenleme ile mümkün iken OHAL durumunda KHK ile de sınırlandırma yapılabilir. Anayasamızın 15.maddesine göre; milletler arası hukukun gerekleri ihlal olunmamak şartıyla; durumun gerektirdiği ölçülerde temel hak ve hürriyetlerin kullanımı konusunda tedbirler alınabilir. Ancak Sert Çekirdekli Haklar olarak atfedilen durumlar bu sınırlamalar dışındadır:

  • Yaşama hakkına dokunulamaz.
  • Maddi ve manevi varlığının bütünlüğüne dokunulamaz.
  • Kimse din, vicdan, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz.
  • Suç ve cezalar geçmişe yürütülemez.
  • Suçluluğu mahkeme kararı ile onanıncaya kadar kimse suçlu sayılamaz.

-OHAL kapsamında OHAL Kanununa göre kolluk hizmetleri aynı olup, görev ve yetki unsuru Bölge Valiliğindedir. Bölge Valiliği diye bir teşkilatlanma henüz olmadığından bu görevi il valileri üstlenir.

Anayasamızın 122.maddesine göre ise Sıkıyönetim, Savaş ve Seferberlik Hali düzenlenmiştir.

-Buna göre Anayasanın tanıdığı hür demokrasi düzenini veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelen ve olağanüstü hal ilanını hallerden daha vahim şiddet hareketlerinin yaşanması veya savaşı gerektirecek bir başkaldırının olması, vatan ve cumhuriyete karşı ülkenin ve milletin bölünmez bütünlüğünü hedef alan, içeride ve dışarıda tehlikeye düşüren şiddet hareketlerinin yaygınlaşması sebebiyle Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu süresi 6 ayı geçmemek üzere yurdun bir veya birden fazla kesiminde veyahut yurdun tamamında sıkıyönetim ilan edebilir. Karar resmi gazetede yayımlandıktan hemen sonra TBMM’nin onayına sunulur. TBMM’nin ret ya da kabul kararına kadar ilan edilen Sıkıyönetim Hali yürürlükte kalmaya devam eder. TBMM bu kararı onarsa artık OHAL Kararı ortadan kalkar ve yerini Parlamento Kararı alır ve bu karar da yukarıda da belirttiğim gibi kural olarak yargısal denetime kapalıdır. TBMM ayrıca bu kararı dilerse uzatabilir, değiştirebilir ya da kaldırabilir.

-Sıkıyönetimin her defasında 4 ayı geçmemek üzere uzatılması TBMM kararına bağlıdır. Sürenin aranmadığı tek durum Anayasamıza göre Savaş Halidir.

-Sıkıyönetim halinde kolluk kuvveti ve genel asayişi sağlama görevi askeri makamlara geçer.

-Sıkıyönetim Komutanları Genel Kurmay Başkanlığına bağlı olarak görev yaparlar.

Kıymetli Dostlar paylaşacaklarım bu kadar, faydalı olması temennisiyle…

Emre Kayaalp