Para, en basit ifadeyle bir tedavül aracıdır. Terminolojik kökeni farsça olup küçük para anlamına gelen “pare” kelimesinden türemiştir. Özellikle trampa ekonomisinden parasal ekonomiye geçişle birlikte paranın da ekonomideki yeri ve önemi de değişmiştir. Peki parayı ikame edecek başka bir değer ölçüsü de kullanılabilir miydi? Elbette kullanılabilirdi tarihsel sürecine bakacak olursak deniz kabukları bile bir tedavül aracı olarak kullanılmıştır. Ancak günümüzde böylesine radikal kararlar ülkelerin bağımsız şekilde faaliyet gösteren merkez bankalarının inisiyatifi altındadır. İlk merkez bankası 1668 yılında Swedish Riksbank adıyla İsveç’de kurulmuştur. Ancak senyoraj hakkını ilk kez kullanan Bank Of England ismiyle kurulmuş olan İngiltere Merkez Bankasıdır.

Şimdi biraz da paranın tarihsel gelişiminden ve sonrasında da ülkemizdeki gelişmelerden bahsetmek istiyorum. Para MÖ 7.yy da Lidyalılar tarafından bulunmuştur. MÖ 180 yılına gelindiğinde bu kez Romalılar sahne almış ve ilk gümüş parayı basıp kullanmışlardır. İslamiyette ise ilk para 639 yılında Hz.Ömer döneminde bastırılmıştır. Osmanlı dönemine de değinecek olursak ilk para 1326 yılında Orhan Gazi döneminde gümüş akçe olarak bastırılmıştır. Bu paranın bir yüzünde “Mücahidün Sebillilah Sultan Orhan”, diğer yüzünde  “Duribe fi Bursa” yazılıdır. Gümüş sikkelerin yerini Fatih Sultan Mehmet Han döneminde 1477 yılında Sultani  adındaki altın sikkeler almıştır. Dünyanın ilk büyük darphanesi yine Fatih Sultan Mehmet döneminde İstanbul- Simkeşhane de kurulmuştur. Yeri gelmişken kamuoyu tarafından yanlış bilinen bir konuya da açıklık getirmenin faydalı olacağını düşünüyorum. Banknot yani kağıt para ile ilgili olarak açıklamalarıma geçmeden evvel madeni paranın Hazine Müsteşarlığına bağlı Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü tarafından basıldığını belirtmek isterim. Kamuoyunda daha çok Maliye Bakanlığı ve Merkez Bankasının isimleri geçse de işin aslı öyle değildir. Banknotla ilgili olarak açıklamalarıma devam ediyorum. Tarihte ilk kağıt para 806 yılında Çin’de basılmıştır. Avrupa’da 1660 yılında basılmış ve kullanılmıştır. Amerika’da 1690 yılında basılmış olup, ülkemizde ise Sultan Abdülmecit döneminde 1840 yılında “Kaime” adıyla basılarak kullanılmıştır. Daha sonra ise bunu 1844 yılında basılan Mecidiye isimli metal paralar almıştır.

Ülkemizde ise 1930 yılında kurulmuş olup, 1931 yılında faaliyete geçen Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası banknot basma yetkisi tekeline sahip olan bağımsız ve tek kuruluştur.Elbette ki yasama organı olarak  Tbmm ‘nin para basılmasına karar vermesi gerekir. Para 1211 sayılı merkez bankası kanununa dayanarak basılır.  Neden Türkiye Cumhuriyeti olarak ifade etmediğimi merak edebilirsiniz. Merkez Bankası tam bağımsız olarak faaliyetini sürdürmektedir. Tam bağımsızlıktan kasıt şudur; gerek hükümet nezdinde gerekse sermaye ve para piyasalarına yön veren kurum ve kuruluşların etkisinde kalmaksızın tamamiyle özgür iradesiyle kararlar alabilmesidir. Özellikle 2001 krizi sonrası 25 Nisan 2001 de 4651 sayılı yasa ile merkez bankası araç bağımsızlığını elde etmiştir. 2005 yılında para reformu diyebileceğimiz bir kararla Türk lirasındaki 6 sıfır atılarak tarih olmuştur. 2009 yılında ise para birimimizdeki yeni ifadesi kaldırılmıştır.

Emre KAYAALP