Günlerdir gerek medya gündemini gerekse yürütme ve yasama erklerini fazlasıyla meşgul eden Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı’nın hazırlanması, Meclis Genel Kurulunda görüşülmesi ve onaylanması gibi safhaları sık sık duymakta ve takip etmekteyiz. Bilindiği üzere 2016 Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı bir iki gün evvel kabul edildi. TBMM’ye 15 Ocak 2016 itibariyle sevk edilen ve Maliye Bakanı Naci Ağbal’ın 20 Ocak’ da sunumunu gerçekleştirdiği Bütçe Çalışmaları ,  2016 Merkezi Yönetim Bütçe Kanun tasarısı’ nın  ve 2014 yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanun Tasarısı’ nın  Meclis Genel Kurulunda kabulü ile son bulmuş oldu. Kamu yönetimine ve kamu finansmanına dayanak olan bütçe kanununun özellikleri nelerdir , TBMM’ ye sunumu hangi aşamalardan geçmektedir biraz da bu konulara göz atalım..

Ülkemizde devlet bütçesi yasal dayanağını Anayasa ve 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’ ndan almaktadır. Bütçe Yasası kamusal faaliyetlere ve esas olarak kamu yönetimine hukuki bir statü kazandırır.

Bütçenin hazırlık safhası, 5018 sayılı yasanın 16.maddesi gereğince Bakanlar Kurulu’ nun Eylül ayının en geç ilk haftası sonuna kadar makro ekonomik politikaları, hedef ve göstergeleri, temel ekonomik büyüklükleri ve analizleri de kapsayacak şekilde Kalkınma Bakanlığı tarafından Orta Vadeli Programı kabulü ile başlar. Program dinamik bir yapıya sahip olup üç yıllık perspektifi kapsar. Bakanlıkların ve kamu kurumlarının bütçelerinin hazırlanmasında ilgili programın amaç ve öncelikleri esas alınacaktır.

Hazırlık aşamasındaki ikinci bir doküman Orta Vadeli Mali Plandır. 5018 sayılı kanuna göre Orta Vadeli Mali Plan gelecek üç yıla ilişkin gelir ve gider tahminleri ile birlikte hedef açık ve borçlanma durumu ile kamu idarelerinin ödenek teklif tavanlarını içeren bir belgedir. Orta Vadeli Mali Plan Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanmış olup en geç Eylül ayının on beşine kadar Yüksek Planlama Kurulu tarafından karara bağlanır ve resmi gazetede yayımlanır.

Orta vadeli Mali Program ve Orta Vadeli Mali Planın yayımlanmasının ardından kamu idarelerinin bütçe ve yatırım programlarına yön vermesi amacıyla Maliye Bakanlığınca Bütçe Çağrısı ve Eki Hazırlama Rehberi, Kalkınma Bakanlığınca ise Yatırım Genelgesi ve hazırlama rehberi hazırlanır ve en geç Eylül ayının on beşine kadar resmi gazetede yayımlanır.

Kamu idareleri, bütçe hazırlık rehberinde yer alan esaslar ve stratejiler çerçevesinde gelir ve gider rakamlarını gerekçeleri ile birlikte hazırlayıp en geç Eylül ayı sonuna kadar Maliye Bakanlığı’nın ilgili birimine gönderir. Aynı şekilde yatırım proje ve teklifleri de aynı süre içinde Kalkınma Bakanlığı’na gönderilir. Özel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, gider teklifleri yanında ilgili yıl ve takip eden iki yıla ilişkin olarak hazırlanan gelir tekliflerini en geç Eylül ayı sonuna kadar Maliye Bakanlığı’ nın ilgili kurumu olan Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü’ ne gönderilir. Genel bütçe gelir teklifi ise Maliye Bakanlığınca hazırlanır. Gider teklifleri Maliye Bakanlığınca belirlenmiş kurumsal, fonksiyonel ve ekonomik sınıflandırma esasına göre; gelir teklifleri ise ekonomik sınıflandırma esasına göre düzenlenir.

1980 sonrası dış ticaretin hızlanması ve liberal görüşlerin domine edilmesi bütçe konusunda da bir takım değişiklikleri gerekli kılmıştır. Bu kapsamda IMF uzmanlarının da katkılarıyla AB’ de uygulanan ESA’95 (Avrupa Muhasebe Sistemi) kod yapısına uyumlu bir bütçe sistemi olan Analitik Bütçe, ilk defa 2004 yılında konsolide bütçe kapsamında uygulanmıştır. Mahalli idareler (belediye, köy, il özel idaresi), sosyal güvenlik kurumları, düzenleyici ve denetleyici kurumlar ile özel bütçeli idareler ise 2006 yılından itibaren bütçelerini Analitik Sınıflandırmaya göre düzenlemeye başlamışlardır. Bu kapsamda hazırlanan 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ise 10.12.2003 tarihinde TBMM tarafından kabul edilmiştir.

Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısına;

  • Bütçe Gerekçesi
  • Yıllık Ekonomik Rapor
  • Vergi Muafiyeti, istisnası, ve indirimleri ile vazgeçilen kamu gelir cetveli
  • Kamu Borç Yönetim Raporu
  • Genel Yönetim Kapsamındaki kamu idarelerinin son iki yıla ait bütçe gerçekleşmeleri ve izleyen iki yıla ait gelir ve gider tahminleri
  • Mahalli İdareler ve Sosyal Güvenlik kurumlarının bütçe tahminleri
  • Merkezi Yönetim kapsamında olmayıp merkezi yönetim bütçesinden yardım alan kamu idareleri ile diğer kurum ve kuruluşların listesi eklenir.

TBMM, Sayıştay ve Düzenleyici ve Denetleyici Kurumlar bütçelerini Eylül ayı sonuna kadar doğrudan TBMM’ ye, bir örneğini de Maliye Bakanlığı’ na gönderirler.

Son olarak bütçenin yasalaşması safhasından bahsedip bugünkü konumuzu sonlandırmak istiyorum. Bakanlar Kurulu tarafından TBMM’ye sunulan Bütçe Kanun tasarısı Meclis Başkanı tarafından Plan ve Bütçe Komisyonuna sunulur. Bu komisyon bütçe üzerindeki teknik çalışmaları yapmakla sorumlu olup 55 gün içinde gerekli incelemelerin yapılması gerekir. Toplam 40 üyeden oluşan Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerinin 25’i İktidar, kalan üyeler ise muhalefetler tarafından oluşturulur. Komisyon bütün kamu kurumlarının bütçelerini tek tek görüşüp karara bağlar ve TBMM Genel Kuruluna sunar. Bütçenin genel kurulda görüşülme süresi 20 gündür. Genel Kuruldaki görüşmeler sırasında milletvekilleri, Anayasanın 162.maddesi gereğince gider artırıcı veya  gelir azaltıcı tekliflerde bulunamazlar. Genel Kurul görüşmelerinin ardından bütçe tek tek oylamaya sunulur ve karar verilir. Bunun için de özel çoğunluklar aranmaz, karar yeter sayısını sağlamak yeterlidir. TBMM Genel Kurulu tarafından kabul edilen Bütçe Kanunu onaylanmak üzere Cumhurbaşkanlığına gönderilir. Esasen Reis-i Cumhur, önüne gelen bir yasayı 15 gün içinde inceler ve neticesine göre kabul eder ya da gerekli görürse tekrar görüşülmesi istemiyle TBMM’ye gönderebilir. Ancak Bütçe Yasası bu durumun istisnasını oluşturur. Şöyle ki, Cumhurbaşkanı Anayasanın 89.maddesi gereği, Bütçe Kanununu yeniden görüşülmesi için iade edemez. Konunun doğal sonucu olarak Cumhurbaşkanı tarafından onaylanan Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu mali yılbaşında yani 1 Ocak da yürürlüğe girer.

Emre Kayaalp