Türkiye’ye Din Sosyolojisi’nin Girişi ve İlk Çalışmalar
Sosyolojinin Batıda ortaya çıkışı ile Türkiye’ye girişi arasında bir zaman farkı olsa da din sosyolojisinin ülkemize girişi çabuk olmuştur.
Sosyal bilimler, Batıda dini, toplumsal gelişmenin önünde bir engel olarak görmüş ve bu anlayış Osmanlı’da sosyolojiye kurtarıcı bilim muamelesi yapan aydınlar tarafından da kabul edilmek zorunda kalınmıştır. Buna bağlı olarak İslam’ın gelişmeye engel olup olmadığı tartışmaları ülkemizde çokça tartışılmıştır.
Sosyoloji ve Din Sosyolojisi alanında yapılan çalışmalar ilk olarak tercüme faaliyetleriyle başlamıştır. Daha sonra Prens Sabahaddin, Mehmet İzzet gibi düşünürler bu alanda yazılar neşretmeye başlamışlardır.
Sistematik olarak iki alana da yoğunlaşan ilk isim Ziya Gökalp’tir. Din Sosyolojisi dersleri veren Gökalp, Fıkıh alanında da sosyolojik değerlendirmeler yapmıştır.
Necmettin Sadak, Mehmet İzzet, İsmail Hakkı Baltacıoğlu, Hilmi Ziya Ülken, Z. Fahri Fındıkoğlu gibi isimler de Din Sosyolojisi alanına katkı yapan önemli diğer isimlerdir.
İkinci Dünya Savaşı Sonrası Din Sosyolojisi’ne Katkılar
2. Dünya Savaşı öncesi Almanya’dan ülkemize gelen Sabri Ülgener, Weber’in, protestan ahlakının kapitalizmin ortaya çıkışında etkili olduğunu iddia etmesi gibi, benzeri bir önermeyi bazı Müslüman gruplar üzerinden yaparak din sosyolojisine yeni bir soluk getirir.
Farklı yaklaşımıyla ülkemizde ve dünyada iyi tanınan Şerif Mardin, Türk toplumunun din ve ideoloji ilişkisi, İslam ve laiklik gibi konularda çalışmalara imza atarak Türkiye’de Din Sosyolojisi alanında önemli bir boşluğu doldurmuştur.
Din Sosyolojisi’nin kurumsallaşmasına önemli katkı yapan yerli bilim adamlarımızdan biri de Erol Güngör’dür. O sosyal psikolojik analizler yaparak, İslam aleminin ve kendi toplumunun sorunlarını konu edinmiştir.
Gazeteci olsa da alana önemli katkıları olan Ruşen Çakır’ı ise ayrıca zikretmek gerekir.
Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ve Din Sosyolojisi Geleneğinin Oluşum Süreci
Yirminci yüzyılın başından itibaren Din Sosyolojisi, ülkemize tercümeler ve çeşitli makaleler vasıtasıyla, Batılı anlayışa paralel bir şekilde girmiştir. 1949 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nin kurulması ve Yüksek İslam Enstitülerinin İlahiyat Fakültesi’ne dönüştürülmeleri ile her fakültede Din Sosyolojisi anabilim dalları oluşturulmuş, alana dair akademik faaliyet artmıştır.
Din Sosyolojisi derslerini ilk defa Mehmet Karasan ve Hans Freyer vermiştir. Mehmet Taplamacıoğlu, Din Sosyolojisi isimli bir eser kaleme almış, M. R. Ayas ise Türkiye’de dini grupları incelemiştir.
Türkiye’de Din Sosyolojisi alanında birçok öğrenci yetiştiren isimlerin başında ise şu an emekli olan Ünver Günay gelmektedir.
Abdullah YARGI