Teknolojinin ilerlemesi ile baş gösteren rahatsızlıkların temelinde en önemli neden olarak obezite dediğimiz etken yer almaya başlamıştır. İnsanlar az yiyecek tüketseler bile yeterince hareket etmemeleri neticesinde obeziteye yatkın hale gelmekte ve bu da hastalıklara davetiye çıkarmaktadır.

İnsanlar enerji elde edebilmek için üç tane organik bileşiği kullanmaktadır. Bu bileşiklerin kullanım sıralaması şu şekildedir:

  • Karbonhidratlar
  • Yağlar
  • Proteinler

Yağ molekülleri veya diğer adıyla lipit molekülleri enerji verme bakımından karbonhidratlardan üç kat fazla enerjiye sahip olmasına rağmen kullanım sırası bakımından karbonhidratlardan sonra yer almaktadır.

Yağlar yani diğer adıyla lipitler bağ yapısına göre ikiye ayrılmaktadır. Bu sıralama şu şekildedir:

  • Doymuş yağlar
  • Doymamış yağlar

Doymuş yağlarda karbon atomları arasındaki bütün bağlar tekli bağdan oluşmaktadır. Hepsi katıdır bu yağların ve neredeyse tamamı hayvansal kaynaklıdır.

Doymamış yağların bazı karbon atomları arasındaki bağlar çift bağlardan oluşmaktadır. Hepsi sıvıdır ve ekserisi bitkisel kökenlidir.

Yağlarda karbon atomlarının yanı sıra hidrojen ve oksijen atomları da yer almaktadır.

Yağlar yapılarına göre sınıflandırıldıkları zaman üç gruba ayrılabilir. Bunlar:

  • Nötral yağlar
  • Fosfolipitler
  • Steroitler

Nötral yağlar ya da diğer adıyla trigliseritler bir gliserol molekülüne üç tane yağ aşırının bağlanması sonucu oluşur. Genel olarak depo görevi görmektedir ve enerji eldesinde kullanılırlar.

Fosfolipitler ise yağ moleküllerine fosfat eklenmesi sonucu oluşmuştur. HÜCRE zarının yapısında yer almaktadır.

Steroidler ise halkası yapıdaki yağ molekülleri olup eşey hormonlarının yapımında görev almaktadırlar.

Görüldüğü gibi lipitler hem enerji eldesinde hem de yapıya katılım olarak gereklidir.

Yağların kullanıldığı birkaç yeri şu şekilde sıralayabiliriz…

  • Kutup ayıları gayet soğuk olan dış ortamdan korunabilmek için derisinin altında bol miktarda yağ depolanmaktadır. Bu onu soğuktan korumaktadır.
  • Boz ayılar yaz aylarında bol miktarda yağ depolarlar. Depolamış oldukları bu yağ sayesinde kış uykusuna yapabilmektedirler. Kış aylarında gerekli olan beşini ve suyu depo ettikleri bu yağdan sağlamaktadırlar.
  • Develer hörgüçlerinde bol miktarda yağ depolarlar. Bu yağ sayesinde uzun süre açlığa ve susuzluğa dayanabilmektedirler.
  • Göçmen kuşlar uzun süre uçmaktadırlar. Bu uçma işlemi sırasında vücutları için gerekli olan beşini ve suyu vücutlarında depoladıkları yağdan sağlamaktadırlar.

Margarinler doymamış yağ moleküllerinin hidrojene doyurulması sonucu üretilmektedir.

Vücudunuzdaki yağlardan kurtulmak sağlığınız için önemlidir. Bunu başarabilmek için az yemeli, bol şu içmeli ve egsersiz yapmalısınız. Ben diyetisyenlerin demiş oldukları tereyağından uzak durun uyarısını yapmayacağım, az ve öz olmak kaydıyla tereyağı yemeniz fayda sağlayacaktır.

Lütfi ŞAHİN