Cevizli, adından da çok iyi anlaşacağı üzere ceviz ağaçlarıyla ünlenmiş bir köydür. Kanuni döneminde ceviz ve kavun çok olduğu köye bu isim layık görülmüştür. Cevizli, yüce Toros dağlarının tam ortasında kalan tatlı bir yerleşimdir. Fakat, bu köyü ilginç kılan sadece cevizleri değil, aynı zamanda tarihi, doğası ve muhteşem havasıdır. Cevizli, Antalya’nın Akseki İlçesine bağlı bir mahalledir. Daha önce köy statüsünde olan yer, 12 Kasım 2012’ de çıkarılan 6360 sayılı kanunla birlikte mahalle olmuştur. Akseki’den 26 ve Antalya merkezden 185 km uzaklıktadır. Cevizli’nin son yıllarda büyük şehirlere göç vermesinden kaynaklı olarak nüfusu 1000’in altına düşmüştür. Bu sevimli mahallede bulunan evler, yerel halk tarafından cumbalı ve düğmeli evler olarak adlandırılmaktadır. Cevizli köyü, 2400 yıllık bir geçmişe sahiptir. Pisidyalılar zamanında köyün orjinal ismi KAGRAS iken, 1932 yılında önce Yeşilköy, ardından ise Cevizli olarak değiştirilmiştir.

Cumhuriyetin 10. yılında, köyde büyük bir yangın çıkar ve köy kullanılmaz hale gelir. Köylüler, evlerini kaybetmişlerdir ve zor durumdadırlar. Mustafa Kemal Atatürk, yanan ve bir harabeye dönen cevizli için yeniden ev planı çizer ve hazırlar. Ayrıca, masrafları karşılasın diye kendi cebinden 1000 tl bağışta bulunur. Planlanan evler 104 adettir ve yapımları 2 yıl sürmüştür. Atatürk, evler yapılırken, evlerin geleneksel cumbalı ve düğmeli yapısının bozulmamasına özellikle dikkat etmiştir. Dönemin Akseki Milletvekili Rasih Kaplan, yeniden inşa edilen evler için Atatürk’e minnettar olduğunu belirtmiştir. Atatürk’ün yaptırdığı 104 evden günümüzde sadece 59 ev kalmıştır. Evlere düğmeli evin denmesinin sebebi, taş duvardaki dikine yerleştirilmiş ve düğmeye benzeyen tahta parçalarının olmasıdır.

Cevizli’nin Antik Tarihi

Cevizli, daha önce de berlirttiğim gibi, tarih boyunca PİSİDYA UYGARLIĞINA ev sahipliği yapmıştır. Günümüzde Pisidyalılardan kalma Zeus tapınağının izleri, köyün yakınında bulunan Sarı Şehy Hüseyin Efendinin türbesinin bulunduğu tepenin yamaçlarında görülebilir. Köyün ilk ismi KAGRAI’dir. Köylüler, köy türkleştikten sonra köye GAĞRAS adını takmışlardır. GAĞRASLI ya da KAGRAİ adları, Helen dilinde KAGRA HALKI anlamına gelir. Aynı tepede, Pisidyalılardan kalma taş mezarlar dikkati çekmektedir. Bu mezarlar üzerindeki kadın figürlerinin çok olması, uygarlığın kadınlara çok önem verdiğinin bir işaretidir. Aynı tepede, viran olmuş ve adeta harabeye dönmüş bir kale de bulunmaktadır. Bu yerde MS. 1. yy’a ait çeşitli kalıntılar bulunmuştur. Bu kalıntılar hakkında ilk araştırmayı yapan Arkeolog, Otto Von Richter’dir [1816]. Bu araştırmacıdan sonra birçok farklı bilim insanı, aynı bölgede arkeolojik kazı çalışmaları yapmıştır. 

Yapılan arkeolojik araştırmalar sonucunda, merkezi Selge’de bulunan Pisidya Devletinin soylu bir ailesi bu bölgeye gelir ve yerleşir. Kagreus olarak kitabelerde geçen bu ailenin en önemli fertlerinden biri olan Kassia Mousaia, kutsal tepe’ye bir Zeus Tapınağı inşa ettirmiştir. Kendisinden önce vefat eden kocası Hoplon ve oğlu Konis’in de birer heykelini tapınağa yerleştirir. Yakın komşuları olan Zomonalılar, Roma İmparatorluğuna karşı uzun süre direnmiş olsalar da, Pisidya’nın bir parçası olan Kagralıların böyle bir direnişi görülmez. Belki de bu yüzden Kassia, Roma kadınları arasında ön plana çıkan bir isme dönüşmüştür.

Coğrafya ve Kültürü

Cevizli mahallesi, küçük bir alanda inşa edilmiştir ve düz köy yollarıyla dikkati çekmektedir. Köy, düz bir vadide yer alır ve yükseltisi 900 m civarındadır. Köyün mezarlığı, merkezden biraz uzaktadır. Köyde hakim olan renk mavidir ve cumbalı evlerin birçoğunda mavi renk ve türevleri karşımıza çıkar. Cevizli halkı, yörede kibar ve naiflikleriyle tanınırlar. Tarımsal faaliyetler ve hayvancılık, Akseki’nin diğer köylerine nazaran daha azdır. Köyün girişinde Şose çay bahçesi bulunmaktadır. Burada etli ekmek, kokoreç, gözleme, köfte gibi yemekler yapılmaktadır. Köy, modern bir yapıdadır çünkü birçok köyde bulunmayan PTT, ATM, A101 ve BIM gibi hizmet yapılarını içinde barındırmaktadır. Cevizliler zamanla kendi deyişlerini de oluşturmuşlardır. Bunlardan bazıları; Pek kadın[Çok güzel], zabalaan [Sabahleyin], Garpız [Karpuz], Gavun [Kavun], Böğrülce [Fasülye], Baldırcan [Patlıcan], Tomatis [Domates], Garaasbennek [İnadına yapar gibi] vb.. Yine biri ölünce “Hüküm Allah’ın“ derler. 

Cevizli köyü, cumbalı mavi evleri, cevizleri, Şosesi, Akmiyarı, Keten Deresi, Ayran Bayramı, Zılan Deresi ile ziyaretçileri kendine hayran bırakmaya devam ediyor…

Furkan Arısoy