Dostlar son yıllarda eğitim dünyasındaki kişiler olarak en çok üzüldüğümüz ve yakındığımız konu çocuklarımızın milli ve manevi değerlerden bihaber oluşlarına yönelik düşüncelerimizdir. Peki cidden böyle midir? Bu konuda bir genelleme yapamayız. Zira aslında en önemli iş aileler ve okullara düşüyor. Bazı çocuklar bu değerleri alıyor ve ruhuna işliyor fakat bazıları ise yaşadıkları çevre ile beraber bu değerlerden yoksun büyüyor.
Peki çare nedir?
Çare şudur: Bizler Eğitimciler ve aileler olarak çocuklarımıza milli ve manevi değerlerimizi anlatmakla mükellefiz. O yüzden bize düşen onları ecdadımızla ve onların sahip oldukları güzel meziyetlerle tanıştırmak. İşte bu değerlerden en önemlilerinden biri de şüphesiz Çanakkale’dir. Çanakkale sadece ülkemizin bir ili değildir. Ülkemizin kaderinin yazıldığı çok önemli bir yerdir. Düşmanlarımıza bizi teslim alamayacaksınız dediğimiz en önemli yerdir. Bu ülkenin bağımsızlık sevdalısı olduğunun öğretildiği yerdir.
Çanakkale acının merhametin aşkın hüznün celalin öfkenin yani her duygunun yaşandığı yerdir. Öyle bir yer ki futbolcu şehitlerimiz dahi olmuştur. Futbolu bile etkilemiş bir savaştır. Resmi kayıtlara göre Galatasaray’ın 23, Fenerbahçe’nin 5 ve Beşiktaş’ın 2 futbolcusu şehit olmuştur. Sadece askerler şehit olmamıştır. Futbolcusu, marangozu, berberi yani kısaca her kesimden şehitler vardır. Yine öyle bir savaştır ki 1 metrekareye 600 mermi düştüğü hesaplanmıştır. Bu dünya savaş tarihinin en yüksek oranıdır. Öyle bir savaş ki bilmedikleri bir coğrafyaya dünyanın bir ucundan gelenler ne için savaştıklarını bilmeden burada hayatlarını kaybetmişlerdir. Düşman Devletlerin Avustralya ve Yeni Zelanda’dan getirdikleri Anzaklar Çanakkale’yi bilmiyorlardı. Onlar Almanya ile savaşacaklarını sanıyorlardı. Hatta düşmanlar o kadar şeref yoksunuydu ki Asyalı ve Afrikalı Müslümanları da kandırarak Çanakkale’ye getirmiş ve bizimle savaştırmışlardır.
Savaş sonunda birçoğunun üzerinden Kur’an-ı Kerim çıkmıştır. 250 bin kayıp verdiğimiz bu savaşta ismi ve memleketi bilinen şehit sayımız 51.383 kişidir. Belki de bu ülkede yaşayan her ailenin Çanakkale’de bir şehidi vardır. Fakat maalesef çoğunun adını dahi bilmiyoruz. Ayrıca ülkemizin her bölgesinden asker Çanakkale’de savaşmıştır. Bizler bir bütün ülke olarak orada savaştık. Dostlar ben bu yazı ile Çanakkale Savaşı’nın bilinmeyen yönlerini ortaya koymak istedim. Yoksa bu savaş elbette Dünya Savaşında yaptığımız bir savunma savaşıdır. En önemli cephe savaşlarımızdan biridir. Zira bu savaşı kaybetseydik İtilaf Devletleri Rusya’ya yardım götürecek ve bizi saf dışı bırakacaktı. Fakat bizler onları geçirmedik ve Rusya savaştan çekildi. Savaşın süresi uzadı. Bunlar savaşın görünen tarafları. Fakat asıl bilinmeyenleri yukarıda anlattıklarım ve bu ülkenin hiç bir zaman teslim olmayacağı inancıdır. Zira Çanakkale, Milli Mücadele’nin bir tohumudur. Eğer oradaki başarımız olmasa idi biz Milli Mücadele’ye gerektiği gibi sahip çıkamayabilirdik. Oradaki azmimiz ve zaferimiz bize örnek oldu.
Çanakkale’deki milli birlik ve beraberlik duygusu Milli Mücadelede kendisini gösterdi. Belki diyebilirsiniz. Bu savaşların zamanları farklı diye. Fakat zaman farklı olsa da duygu aynıdır. Bu ülke hangi savaş olursa olsun bağımsızlığına sevdalıdır. 15 Temmuz yine bunun göstergelerinden biri değil midir?
Peki çocuklarımız için çare nedir sorusuna gelirsek. Bence çare milli ve manevi değerler adı altında bir ders ortaya çıkarıp zorunlu hale getirerek, not kaygısı olmadan milli ve manevi değerlerimizi onlara anlatmaktır. O çarpışmanın yaşandığı yerlere gezi düzenlemektir. Fakat öyle turistik bir gezi değil ciddi bir gezi olmalıdır. Ve sadece seçilmiş öğrenciler değil yurttaki tüm öğrenciler götürülmelidir. Yine ayrıca tüm ecdadımız bu ders kapsamında tanıtılmalı ve bu faaliyetler yapılırken çocuklar bunaltılmamalıdır. Onları hoşnut edecek tarzda farklı usullerle milli ve manevi değerlerimiz onlara aktarılmalıdır. Değerli okuyucularım bunlar benim nacizane görüşlerim. Belki aranızda beğenmeyenler de olabilir. İşte o yüzden farklı görüşleri olanlar yorum yaparak katkılarını sunabilirler. Selametle kalın…
Mesut Buldu
1915 yilinda sporcular dan daha küçük galatasaray,konya ve ızmir lisesi öğrencileri katıldı ve bu liseler o yıl hiç mezun veremediler😪