Kültür ve ahlak dejenerasyonu gelişmiş münhasır medeniyetler de başlayıp ülkemize uğrayarak tüm Ortadoğu’yu sardı Tabiri caizse bir veba gibi tüm dünyayı kuşattı diyebiliriz.

Son yüzyılda gerekse teknoloji gerekse değer yarısının maddi odaklı olması doğrultusunda doğan ünlü olma popülarite merakı yüzünden hem kültür hem din hem de dil hemde ahlak dejenere olmuş yozlaşmış durumda…

Eskiden en çok kendi olabilen öz kimliğinden şaşmayan doğal insanlar takdir görürdü. Şimdiki nesil ise hep bir özenti taklit içinde birtakım kişilerden ilgi ve takdir görmeye çalışıyor. Böyle olunca da kişisel fikirler ve üretkenlik azalıyor. Elli yıl önce yazılmış bir kitabı okumak için sözlük kullanan bir gençlik var….

Özellikle sosyal medya da çıkan yeni akımlar bilim ve sanat adına hiçbir faydası olmayan ucuz işler bunun en vahim örneği… Vakit denen benzeri bulunmaz hazineyi böyle yararsız uğraşlarla tükettiğimiz için daha az okuyan araştıran ve üreten bir toplum olduk.

Yozlaşmanın tarihine bakarsak ilk olarak ABD ve Avrupa devletlerini görüyoruz. Sanayide bilimde teknoloji ve maddi alanda gelişip büyüyen bu Milletler aynı oranda milli dini ahlaki ve kültürel değerlerinde geriledi yozlaştı… Birkaç uç örnekle bu yozlaşmayı daha net görebiliriz.

Örneğin ABD’de son 15 yılda 13 kanlı okul baskının da 85 öğrenci hayatını kaybetti.

Yine bir Avrupa ülkesi olan Almanya da kilise korosunda 60 yılda 567 çocuk istismara uğradı.

Avrupa da ensestlik son yıllarda hayli artmış durumda Fransa, Rusya, Lüksemburg, Belçika, Hollanda, İspanya ve Portekiz’de kardeşler arasında ki ensest ilişkide bir hukuki ceza öngörülmüyor.

Hedefe ulaşmak için her yol mubah diyen Batı ekenomik refah adına sömürdüğü üçüncü dünya ülkelerinin ahını kültürel ve ahlaki dejenerasyon olarak çekiyor. Afrika’nın ufak bir şehrinde çöp konteynırının kenarında uyanan evsiz adam gülümseyip güne başlıyor Yaratıcının ona verdiğine hayatta ve sağlıklı olduğuna şükrediyor.

ABD’de maddi her imkana sahip ama manevi ve ahlaki boşlukta olan Dimitrios kendi arabasına binip okuduğu liseye gidip silahla masum insanları katlediyor. Gelişmiş zengin ülkelerde yaşayan insanlar ne kadar refah içinde görünse de kronik mutsuzluk ve depresyonla uğraşıyor.

Batıda durum böyle vahimken bizim içimizdeki batı özentilerinin Avrupa’nın bilim ve teknolojisinin yerine bozuk kültürünü yozlaşmış değerlerini örnek alması ne acı…

Yazılı ve görsel basın aracılığı ile kendi virüslü değerlerini bizim milletimizin beynine enjekte ettiler. Önce kendi evlerinden başlayıp dünyaya ahlaksızlığı yaydılar. Şimdi bizim içimizde ki Batı özentileri onları rol model alırken onlar tam tersi bir istikamette yozlaşmış kültürünü ahlakını düzeltmeye çalışıyor.

Giderek ateizme madde bağımlılığına obeziteye teslim olan gençliğini kurtarmak için çabalıyorlar. İnançsız kalıp arayışta olan yeni neslini ayakta tutmak için Noel Baba uzaylı kovboy ya da Marvel filmlerinde ki gibi hayali kahramanlarla sahte ideal yaratacak hayali materyaller sunuyor.

Eskiden fuhuş ve edepsizlik fışkıran batıya yayın yapan kendi tv kanalları şimdi obeziteden kurtuluş hikayeleri geniş mutlu aile temalı realite şovlar tarih dizileri yayınlıyor…

Zamanında üç kıtaya hükmetmiş asırlarca varlık sürdürmüş eski bir medeniyetin köklerinden doğmuş üç tarafı denizlerle kaplı dört iklimi yaşayan bu cennet vatanın fertleri olarak kendi dilimize tarihimize ve kültürümüze sahip çıkmalıyız. Dışarıdan bilinç altımıza yerleştirilen bize ait olmayan asimile olmuş değerleri kabul etmemeliyiz. Daha çok okuyan araştıran tarihi bilip ders alan özünü kaybetmeden sanat bilim ve teknoloji de ilerleyen bir ülke ve dünya olmak ümidi ile…

Hüsna ŞAHİN